“Mi’rac gecesi bana cennetler gösterildi. Orada dört nehir gördüm. Biri su; ikincisi süt; üçüncüsü cennet şarabı; dördüncüsü bal nehri idi. Cebrâil A.S.’dan sordum: –Bu nehirler nereden akar, nereye dökülür?..
Cebrâil A.S.: –Havz-ı Kevser’e dökülür, lâkin nereden geldiğini bilmiyorum yâ Rasûlallah! Allahü Teâlâ’dan niyaz eyle, sana bildirir ya da gösterir...
Rasûlüllah S.A.V.: Niyaz ettim. Bir melek gelip selâm verdi ve “Yâ Muhammed gözlerini kapa” dedi. Gözlerimi kapadım. Sonra “Aç” dedi. Açtım, kendimi bir ağacın altında buldum. Orada kapısı kırmızı altın, kendisi beyaz inciden büyük bir kubbe gördüm ki, insan ve cinlerin cümlesi o kubbenin altında toplansa, bir dağ üzerine oturmuş kuş gibi kalır.
O dört nehir o kubbenin altından akıyordu. Dönmek istedim, melek bana “Neden o kubbeye girmiyorsunuz?” dedi. “Nasıl gireyim, kapı kilitli ve bende anahtarı yok” dedim. Melek bana “Onun anahtarı, Bismillâhirrahmânirrahîm’dir” dedi. Kilidi tutup Bismillâhirrahmânirrahîm dedim, kapı açıldı. Kubbeye girdim. O dört nehir, dört rükünden akıyordu.
Dört rükün üzerinde de Bismillâhir-rahmânirrahîm yazılı idi. Gördüm ki: Su nehri Besmele’nin Mim’inden, süt nehri Allah (lâfza-ı celâl)’in “He”sından, cennet şarabı “Errahmân” ism-i celilinin Mim’inden, ve bal nehri “Errahîm” ism-i şerifinin Mim’inden çıkıyordu. Anladım ki, dört nehrin aslı Besmele-i Şerîfe’dendir.
Ve Allah azze ve celle buyurdu: “Yâ Muhammed! Ümmetinden her kim beni kalbi riyâdan hâli olduğu halde şu isimlerle zikreder, yani Bismillâhirrahmânirrahîm derse, o kimseyi o nehirlerden sularım.” Nehir; hepsini tüketmeden insanın nasibini aldığı bilgiyi ifade eder. Cennetin dört nehri vardır. Su, Şarap, Bal ve Süt nehirleri. •Su Nehri: Su hayatın simgesidir. Kanıtı; "Her şeyi sudan canlı yaptık" (21/30) ayetidir.
O halde su nehri hayat ilmidir. "Herkes kendi meşrebini Bilmiştir. Birinci nehir su nehridir. Bu su,tadı bozulmayan Hayat İlmidir." (fütuhat 2/441). •Şarap Nehri: İçenin halini değiştirmesi özelliğiyle Şarabın insan üzerindeki Etkisinden dolayı İbnü'l Arabi onu hallere işaret olarak görmüştür. Şarap Nehri, içende etkin olan haller ilmidir. "Şarap Nehri, içenlere lezzet verir. O haller ilmidir, bu nedenle onu içende Neşe ve lezzet meydana gelir." (fütuhat 2/544). •Bal Nehri: İbnü'l Arabi Balı arıya, vahye bağlı olarak yorumlar.
Bu konuda "Rabbin arıya vahyetti" (66/68) ayetinden yola çıkar. ARı bal verir, bal vahyin Simgesi olmuştur. Bal Nehri, Vahiy ilmidir. "Bal Nehri, farklı türlerine göre Vahiy ilmidir. Bu nedenle melekler şarap içenin sarhoş olması gibi, vahy-i İşittiklerinde bayılırlar." (Fütuhat 2/441). •Süt Nehri: Süt, hadiste geçen bir terimdir. İbnü'l Arabi, onun bilgiyle ilgili çağrışımlarından yararlanmış ve onu sırların simgesi yapmıştır. "Süt Nehri, Sırlar ilmidir." (Fütuhat 2/441).
Süleyman Karakaş
Yorumlar (0)
Yorum Yazın