Bloglar

ERDEMDEN MARİFETE

Venüs vaktinde isar ve iffetten, emanete riayet ve ihanete gitmek; itidalden geçip, meleklere iman oluşturup, yolculuğa çıkmaktır, erdemden marifete.

Venüs  bizden şefkatli, şartsız bir sevgi ister, insancıl ve  herşeyin iyi yanını görmemizi, ilişkide sonsuz verici olmamızı ve evrensel hislerimizle hareket etmemizi  bekler.  

İsar yeri geldiğinde sevgiyi karşılıksız vermek, yeri geldiğinde cömert ve korkusuzca başkalarının ihtiyaçlarını gidermektir. Allâh’ın mahlûkâtına infak, Allâh’a muhabbet demektir.

Îsâr, cömertliğin de zirvesidir. Zira cömertlik, malın fazlasından kendine lâzım olmayanı vermektir. Îsâr ise, muhtâc olduğu bir şeyi kendisinden koparıp vermesidir. Îsârın mânevî mükâfâtı da kulun fedâkârlığı nisbetindedir. Cenâb-ı Hak, Mekkeli muhâcirlere imkânlarını devreden ve onların ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarına tercihen gideren Ensâr-ı kirâmı şöylece methediyor:

“… Kendileri zarûret içinde bulunsalar bile, onları kendilerine tercih ederler (îsâr ederler). Kim nefsinin cimriliğinden korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Haşr, 9)

Yine İnsan Suresi'nde Allahu Teala; “Kendileri istekli oldukları hâlde yemeklerini yoksula, öksüze ve esire verirler ve onlara: derler. Allâh da onları o günün fenâlığından korur. Yüzlerine parlaklık gönüllerine sevinç verir.” buyurur.

Venüs'te dengede olan kişi isarı kolaylıkla yapacak, iffeti de açığa çıkaracaktır. Venüs feleği o güzel sıfatları ve itidalleri ile bu amaca insanı kolaylıkla taşıyacaktır.

İffet düşünceleri ahlaksızlıklardan, azaları haramdan korumak olduğu gibi Kuran'da da peygamberlerden güzel örnekler vardır. İffet sahibi Yusuf’un Allah’ın yardımı ve iffet duygusu sayesinde Züleyha’nın gayri meşru isteğinden korunması, Musa Peygamber'in Şuayb Peygamber'in kızlarıyla karşılaşmasında gösterdiği iffet, onlara meyletmemesi, kendini koruması, Hz. Meryem’in içinde bulunduğu toplumun ahlaksızlığına rağmen iffetini koruması ve iffetiyle imtihanını görmekteyiz.

Zihnini olumsuz düşüncelerden temizleyen, kalbine aklına her geleni alıp kabul etmeyen insan, iffetli hareket edip kendisini ve kendine emanet edilenleri koruyabilecektir. İffet insanın kendine temiz, güvenli bir korunak hazırlamasıdır.

Böylelikle aza ve organlarındaki meleklerin seslerini duyup, onların haklarını koruyacak 'emanete riayet' etmiş olacaktır. Zihnindeki olumsuz düşünceleri susturan, suküneti sağlayan insan  meleklerden gelen ilhamları da alabilecektir.

İfrat ve tefrit erdemsizliklerinde kalan insan, gerekli temizliği yapıp suküneti sağlayamadığı için meleklerin sesini duyamaz. Nefsinin taleplerine boyun eğdiği için de, bir çok güzellik ve kazançtan mahrum kalır, zamandan nasibini alamaz.

K.B.E. Y. Hafize Şanlı