Behlül Dânâ bir gün fırınları denetler
Behlül Dânâ bir gün Harun Reşid’den bir vazife ister. Harun Reşid de ona çarşı pazar ağalığını (denetimini) verir. Behlül hemen işe koyulur. İlk olarak bir fırına gider. Birkaç ekmek tarttırır, hepsi normal gramajından noksan gelir.
Dönüp fırıncı ya sorar:
“Hayatından memnun musun, geçinebiliyor musun, çoluk çocuğunla ağzının tadı var mı?”
Adam her soruya olumsuz cevap verir. Memnun olduğu tek bir şey yoktur.
Behlül bir şey demeden oradan ayrılır ve bir başka fırına geçer. Orada da birkaç ekmek tarttırır ve görür ki bütün ekmekler gramajından fazla geliyor, eksik gelmiyor. Aynı soruları bu fırının sahibine de sorar ve her soruya olumlu cevap alır.
Bundan sonra başka bir yere uğramadan doğru Harun Reşid’in huzuruna çıkar ve yeni bir vazife ister. Harun Reşid;
“Behlül, daha demin vazife verdik sana, ne çabuk bıktın?” der.
Behlül açıklama yapar:
“Efendimiz çarşı pazarın zaten bir ağası varmış. Benden önce ekmeklerle birlikte vicdanları da tartmış ve buna göre herkes hesabını ödemiş, yani bana ihtiyaç kalmamış” der…
Bu dünya kişinin ektiğini biçme ve bictiğinin sonucunu yaşama alanıdır. Sorunum var sıkıntım var...! Varsa, nedeni sensindir... Başka açıklaması yok bunun... Nasıl oluyor diye izah sorulursa... !? İşte bu nedenle kendilik Bilinci çalışmaları var.... Teşekkürler Şaban bey...
Evet çarşı pazarın bir ağası var☺️