Magnezyum vücutta en başta Hücresel enerji üretimini(ATP üretimi) sağlayan, kan dolaşımı, Sinir ve Kas-İskelet Sisteminin çalışmalarını düzenleyen, vücutta üretilememesi nedeniyle de takviyelerle alınması çok önemli olan minarellerden biridir.
Vücutta görev aldığı biyolojik reaksiyon sayısının 300 den fazla olduğu bilinmektedir. Ayrıca Mg fitoterapik adaptojenler gibi vücudun yeni stresli hayata adaptasyonunu sağlamada oldukça önemlidir.
Magnezyum Beslenmenin daha çok paket gıdalara doğru kayması, Tüketilen gıdaların yetiştirilmesinde uygulanan yanlış tarım yötemlerinden dolayı eski besinsel zenginliğini korunamaması, Asitli gıdalar, kahve ve çay tüketimi (emilmesini engeller.), Alkol kullanımı, ilaç kullanımı, hastalıklar( chron ,ülseratif kolit vb. (emilim bozuk olduğundan), diyabet (kullanım fazla olduğundan)) gibi nedenlerle düşük olma ihtimali yüksektir. Oldukça yaygındır ve ilerleyen yaşla eksikliği artmakta, Kadınlarda erkeklere göre daha yaygındır.
Düşük magnezyum seviyesi ile osteoprozis, yüksek tansiyon, damar tıkanıklığı, kalp hastalıkları, diyabet, felç arasında bağlantı bulunmaktadır.
Eksikliği kendini en çok : Bilişsel semptomların zayıflaması, Duygudurum bozuklukları (anksiyete, depresyon vb.), Davranış bozuklukları, Uykusuzluk, Yorgunluk (fiziksel, ruhsal, duygusal), Ağrı, Kabızlık ve başka bağırsak sorunları (IBS, SIBO vb.), Kalp aritmileri, Kas spazmları ve krampları, Hissizlik ve karıncalanma şeklinde gösterebilir. Orta seviyede bir düşüklüğü saptamak zor olabilir. Vücud daki magnezyumun %60 ‘ı kemik yapıda, %39 ise hücre içi alanda, %1'lik kısmı ise hücre dışı alanda yani kanda bulunmaktadır. Kemik magnezyumunun 3'te 1'i kandaki magnezyum için depo görevi görür.
Ölçülebilir Mg totalin %1 lik kısmını gösterir. Bu yüzden sadece kan testlerine bakarak değil aslında temelde şikayetlerinize, semptomlarınıza bakarak değerlendirip magnezyum takviyesi düşünmelidir.
Magnezyum zengin gıdalar nelerdir: Badem, Avakado, Kaju, Ispanak, Fıstık, Patates, Pirinç (siyah), Brezilya cevizi, Kabak çekirdeği, Susam, Kelp (bir tür deniz yosunu), Ananas, Kereviz sapı, Muz, Elma, Şeftali, Börülce, Fasulye, Mercimek, Uskumru, Ispanak, Pırasa, Patlıcan, Kuru meyveler, Nohut, Lahana, Hardal, Turp Takviye edici olarak alınan Magnezyumun pek çok formu vardır. Vücutta metabolize olması ve etkileri farklıdır.
EN İYİ FORMLAR: Emilimleri ve Hücresel enerji üretimindeki etkinlikleri daha yüksektir.
MALAT= Enerji ile bağlantılı sorunlar, depresyon, fibromiyalji, kronik yorgunluk, kas ağrısını azaltır,
GLİSİNAT= Bağırsaklardan emilimi yüksektir. Sinirsel ağrılarda sakinleştirir, uyku sorunları, pms, fibrokist, kramp, aşermede etkilidir,
SİTRAT= Böbrek taşları, bağırsak hareketleri (kabızlık), kas spazmlarında etkilidir,
L-TREONAT= Treonat kan beyin bariyerini geçer. Böylelikle stresi azaltmakta, öğrenme kabiliyetinin artmasında, hafıza ve uyku kalitesinde oldukça önemlidir. Alzheimer hastalarında ön plana çıkabilir. Ayrıca anksiyete, depresyon ve kronik yorgunlukta da tercih edilebilir,
KLORÜR= Detoksifikasyon, böbrek fonksiyonları, mide asidi, sinir sisteminde etkilidir,
TAURAT= Biyoyararlanımı yüksek, kardiyovasküler sistem, diyabet, metabolik sendromda etkilidir, OROTAT= Kardiyovasküler sistemde etkilidir.
DAHA AZ ETKİN FORMLAR: Biyoyararlanımı daha düşük, ucuz ve ishal yapma etkileri yüksektir.
OKSİT= Biyoyararlanımı düşük, İshal yapma olasılığı yüksektir. Kabızlık tedavisinde kullanılabilir,
HİDROKSİT= (Magnezyum sütü) mide yanması ve ağrıları için kullanılır,
SÜLFAT= Cilt için uygundur ve emilimi yüksektir (epsom tuzu, banyoda detoksifikasyon için de ciltten uyarımda bulunur beraberinde aromaterapik yağları da (mesela lavanta yağı) katabilirsiniz,
ASPARTAT= İnsan kullanımı için farklı görüşler vardır uzak durulmasını önerilmektedir,
KARBONAT= Çok tercih edilmemektedir,
PİDOLAT= henüz yeterli çalışma yoktur.
Genel olarak Malat, Glisinat, Sitrat ve L-TREONAT’ı birlikte içeren formlar Santral sinir sistemi, Kas iskelet sistemi ve Bağırsakları desteklemek adına tercih edilebilir.
8 yaş ve üstü yetişkinler, Gebe ve emziren annelerde Günlük 350 mg ve altı , 1-3 yas arası çocuklarda 65 mg ve altı, 4-8 yaş arası çocuklarda 110 mg a kadar Magnezyum kullanımı güvenilir kabul edilmiştir.
Daha yüksek dozlarda kullanımların mutlaka doktor kontrolünde olması önerilmektedir.
Gereğinden fazla magnezyum alınırsa: kas zayıflığı, idrar kaçırma, nefes almada zorluk, kızarıklık, depresyon, bulantı, kusma, hipotansiyon ve hatta kardiyak arrest gibi ölümcül bir sonuç çıkabilir.
En sık görülen ise bulantı ve ishaldir. Temelde ishal olana kadar magnezyum takviyesi kullanılabilir, ishal olduğunda dozu düşürmek gerekebilir. Bu durumun gıdalarla alınarak ortaya çıkması pek mümkün değildir.
Daha çok takviye olarak alınanlar için geçerlidir.
Jüpiter feleğinin bir minerali olan Magnezyum ilişkili olduğu organlar ( Dalak, Karaciğer,, Safra Kesesi, Sinir Sistemi, Pankreas), Hormonlar(İnsülin, Glukagon) açısından bakıldığında enerji metabolizması ile büyümeyi, genişlemeyi desteklemesi, eksikliğinde ise öfke, hırs, açgözlülük gibi hallere neden olması açısından oldukça önemlidir.
Uzm. Dr. Zeynep ENÇ
Mikrobiyoloji ve Klinik Biyoloji Uzmanı
Olmazsa olmazıdır... Değerli bilgilerini bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim