Peygamberimize (s.a.v) “Sana emrolunanı açıkça söyle ve müşriklere aldırma.” ve “en yakın akrabanı uyar.” ayetleri indiğinde açık tebliğ başladı.
O dönemin Mekkelileri atalarının dini olan putperest, yani şirk ehliydiler. Tevhide davet edildiklerinde inanç kalıplarını yıkabilenler, kendi bildiklerinden vazgeçebilenler, kendi gerçekliklerinden çıkıp hakikate, bilinç ötesine ulaştılar. Bilinç ötesine ulaşanlar, Ali, Ebu Bekir, Hamza, Osman, Aişe, Fatıma, Hatice olma şerefine nail oldular.
İman nuru ile anne-babaya, insanlara yumuşak, uhulet ve suhuletle muamele ettiler. İslam kolaylık dinidir. “Kolaylaştırın zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin!” buyurduğu gibi Abdullah(b. Mes"ûd) şöyle demiştir: “ Resûlullah (sav) bıkkınlık vermekten endişe ederek bize vaaz vermek için uygun günleri kollardı.” Atalarının inançları, adetleri, sahip oldukları saygınlık ve reisliklerden vazgeçmek bazılarına çok zor geldi. Kimisi de Peygamber efendimizin sıfatlarını göz önünde bulundurarak O'nun vasıtası ile gelen gayba ve peygambere iman etti.
Günümüz insanının da kendi gerçekliğinden çıkamadığı aşikardır. Oysa ki hakikat tektir. Kendi bildiği, gerçekliği, inanç kalıpları insanı duygu ve düşüncesinde saplantılı yapar. Zihin hapishanesinden kurtulamaz ve bir üst bilinç olan bilinç ötesinine geçemez.
Kendi dinini oluşturan insan için hep bir radikallik söz konusudur. Radikalliğin olduğu yerde hoşgörü, empati, iffet ve hayadan söz edilemez. Kendi hakkına girer, zulmeder. Hatta çevresine de zulmeder. Kafirun suresinin kâfirlere indiği düşünülerek payımıza düşeni alamayız. Kâfir örtmek, gizlemek, nankörlük etmek, Hz. Peygamber'i Allah'tan getirdiği hususlarda yalanlayıp, onun getirdiği dinî esaslardan bir veya birkaçını kabul etmemek” manasına gelir.
Hakkı hakikati örten, manasında düşündüğümüzde; örttüğümüz hakikatleri tefekkür etmek gerekir. Örten, peygamberin taptığına tapmaz, inanmaz. Öyleyse sizin dininiz size der Peygamber efendimiz. Senin dinin sanadır....
Ne zaman peygambere iman ederseniz, hakikate dair örttükleriniz açılacaktır. Ey iman ettim diyen insan ne zaman mümin olacaksın?
"Allah, elbette doğru olanları ortaya çıkaracaktır; kezâ O, yalancıları da mutlaka ortaya çıkaracaktır." “İman ettik” dediler. Henüz iman gönüllerinize yerleşmediğine göre, sadece boyun eğdiniz. Bununla beraber Allah’a ve resulüne itaat ederseniz yaptığınız hiçbir şeyi boşa çıkarmaz" Yani değerli dostlar atalarının dininden kurtulan hidayet bulur...
K.B.E. Yasemin Hafize Şanlı
Yorumlar (0)
Yorum Yazın