Geçtiğimiz Ramazan ayı bizlerden merkezlenmeyi, kendisinin efendisi olmayı, sıhhatli, eli açık ve enerjik olmamızı istedi.
Ramazanda denge halini yakalayanlar peygamberler gibi doğruluk marifetini ev konularında aktif ettiler. 20 Nisan'da bir güneş tutulması yaşadık ve başta Koç burçları olmak üzere bütün burçlar etkilendi.
Anda kendilerini göremeyen, zamanı yakalayamayanlar gerginlikler yaşadılar. Aceleci ve coşkulu tavırları ile dikkat çektiler. Halbuki kendilerinden istenen değişim ve dönüşümdü, tabiki kolay değildi.
Aslında bu etkiyi on iki burç insanı mars evlerinden aldı. Bayrama girerken insanlardan şefkatli ve insancıl olmaları beklendi. Cömertçe insanları ayrıştırmadan yardımlarımızı yapmaya çalıştık.
İsar yaparken, iffet ve hayanın ne kadar vazgeçilmez olduğunu gördük. Tarafsız bir şekilde evrensel hislerle hareket etmek için çaba gösterdik.
Emenete riayet ve ihanet marifet bilgisi ile denge hallerimize, erdemlere yol aldık. Bitti mi? Tabiki bitmedi...
"Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele! Onlar, başlarına bir musibet geldiğinde, “Doğrusu biz Allah’a aidiz ve kuşkusuz O’na döneceğiz” derler. İşte rablerinin lütufları ve rahmeti bunlar içindir ve işte doğru yola ulaşmış olanlar da bunlardır." ( Bakara S). ...
Ve sonra Muhammed suresi 31. Ayette buyurur ki "Sizi deneyeceğiz ki, içinizden cihad edenleri, zorluklara göğüs gerenleri ortaya çıkaralım ve size ait haberleri de (söz ve iddiaları) deneyerek açıklığa kavuşturalım." Ta ki bilelim der Rabbimiz. Bilmez mi kulunun ne yapacağını? Tabi ki bilir. Maksat bildirmektir. Bildin mi?
Ramazan ayında Peygamberlerine imandan sınanan insan bayramla beraber melekleri duyar oldu mu diye bir bakılır. Peki meleklerin sesini kalplerimiz duyurduk mu? İmanımız tasdik oldu mu?
Önümüzde yani 5 Mayıs'ta Akrep burcunda bir tutulma var. Yine mars evlerimiz mercek altında. Bazı burçlar 7. Evlerinden ciddi şekilde sınandı. Kimisine evlilik kapıları açılırken, kimi lerine de evliliklerini ciddi ciddi sorgulattı. Boşanmayı ağızlarına sakız yapanlar kaybedecekler. Eşlerine şartsız ve şefkatli olanlar kazanacaktır.
İffet ve haya cemal etki alanlar için, isar da celal etki alanlar için bu sıkıntıdan çıkış anahtarıdır. "Bilmez misin vakit mahv ve isbattan (bir şeyi yok edip diğer bir şeyi ortaya koymaktan) ibarettir. Kendisinde bir mahv ve isbat hali olmayan kimse vaktini boşa geçirmiş ve fırsatları ihmal etmiş biridir (Boş durma, elindeki vakit içinde kötü hallerini yok edip güzel sıfatları elde etmeye bak)." A. Kuşeyri
Zaman ve vakit her an bir mahv ve ispat halindedir. Bu her kulun kendi haline göre gerçekleşir. Allah dilediğini siler, (dilediğini de) sabit bırakır. Rad 39 Yine Kuşeyri der ki: " Kim kötü sıfat ve hallerini yok eder, onun yerine güzel hal ve sıfatlara sahip olursa o, mahv ve ispatı gerçekleştiren biridir. Mahv alışılan adetleri ortadan kaldırmak; ispat ise ibadetlerin hükümlerini yerine getirmektir."
Zamana dair karışık bir değerlendirme yazdığımın farkındayım. Vakit, zamana dair en ihtiyacımız olan denge halini, erdemi, iman esası ve marifet bilgisini ortaya koyar. "Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?"
Öyleyse bu bilgileri öğrenelim. Hadisi şerifte "Allah cahilleri dost edinmez" der. Önce onun cehaletini giderir. Bugün zamana dair değerlendirmede daldan dala atlayan ben Mukaddim esmasından bahsetmek istiyorum. Mukaddim esmasından celal etki alanların, sürekli konuşarak ilgi çekmeye çalışmalarına, takdim edilme yani öne geçme isteklerine şahit olduk.
Bazende başkalarını takdim edip öne çıkarmada ifrata varan hallerle insanları çok yüceltip, hak etmedikleri yerlere getirdiklerinide gördük. Mahv ve ispat için görmek, kendini duymak şarttır. Anda olmak kendinde olmak. Coşkuya kapılmamak... Üzüntü bir hal olduğu gibi coşkuda takılıp kalınmayacak hallerdendir arif için... Kul Hak ile ayık olursa, bütün hazlardan fani olur.
Üzerine gelen hiçbirşeyden etkilenmez, içinde bulunduğu hali değişip, durmaz.
Yine Kuşeyri derk ki: " Bil ki, Hakk'a yakınlıkla tadılan ilahi muhabbet kaseleri gayb alimden gelir; onlar ancak şehevi arzularından arınmış, sırlara ve eşyanın köleliğinden kurtulmuş ruhlara ikram edilir."
İlahi muhabbet kaselerinden içen olmak duasıyla....
K. B. E. Y. Hafize Şanlı
Yorumlar (0)
Yorum Yazın