Bloglar / *YAZILAR

FİRAVUNUN SARAYINDA MUSALAR YETİŞTİRMEK

Allah peygamberlerine vahyettiği gibi kullarına da vahyeder. Vahyin türleri vardır ben türlerinden ve peygamberlerine gelen vahiyden bahsetmeyeceğim. Allah Hz Musa ile konuşmuştur. O yüzden kendisine kelimullah denir. Bal arısına vahyeden kuluna etmez mi? İlham bir vahiydir. Melekler vasıtası ile kalbe atılır. Hz Musa'nın annesi vahyi duymasaydı yavrucağını nasıl bırakırdı nehire? Hangi güç bir anneye bunu yap...

AKIL HACCETMEK İÇİN DEVE ARARKEN AŞK, SAFA TEPESİNE ÇOKTAN ÇIKMIŞ OLUR

Bu akl u fikr ile Mevlâ bulunmaz Bu ne yâredir ki merhem bulunmaz. Kamunun derdine derman bulunur Şu benim derdime derman bulunmaz. Deryalar içinde susuz gezerim Beni kandıracak umman bulunmaz. Aşkın pazarında canlar satılır Satarım canımı alan bulunmaz. Yusuf’um yitirdim Ken’an ilinde Yusuf’um bulunur Ken’an bulunmaz. Yunus öldü diye salâ verirler Ölen hayvan imiş &ac...

YEDİ SIRRI (1. BÖLÜM)

Allah Teâlâ 7 bölgeyi ebdallarla korur. Dolayısı ile bu 7 beldeyi koruyanlara ebdal denir. Her beldenin, bedel ödemiş anlamında bir bedeli vardır. 7 göğün ruhaniyeti bu bedellere bakar. Her bir bedel bu göklerdeki nebilerin ruhaniyetlerinden meydana çıkan bir güce sahiptir. 7 bedelin kalplerine bu peygamberlerden güçler iner. 7 feleğin yüzmesi esnasında, 7 feleğin hareketleri...

YEDİ SIRRI (2. BÖLÜM)

"Zaman bilgisi kıymetli bir bilgidir. Onu elde eden büyük genişliğin sahibidir. Zaman bilgisi en genel ve sırlı bir ilim olup, her şeyde hüküm sahibidir " buyurur İbnü'l Arabi. Alemde varlığa çıkışta bir dairesellik vardır. Rahmet dairesinde baş sona bitişiktir. Aşkla varlığa çıkan insan, dairedeki döngüselliğine, hakikatini, özünü bilmek o rahmete tekrar bitişmek i&...

BALIK SORAR DENİZ NEREDE? SEN DENİZİN İÇİNDESİN

Dermân arardım derdime Derdim bana dermân imiş, Bürhân sorardım aslıma Aslım bana bürhân imiş.   Sağ u solum gözler idim dost yüzünü görsem deyü, Ben taşrada arar idim ol cân içinde cân imiş.   Öyle sanırdım ayriyem dost gayrıdır ben gayriyem, Benden görüp işiteni bildim ki ol cânân imiş.   ...

İŞİN SONUNU DÜŞÜNMEK

Dünya hayatı ahiretin tarlasıdır. Burası bir gölgelik ve oyalanma yeri olsa bile terk edilmez, yada hep burada kalacakmış gibi bağlanılmaz. Dünya teklif, kulluk ve çalışma yeridir. Ahiret ise muhasebe, ceza ve mükâfat yeridir. Dünya ve ahiret tam bir denge ister. Birbirinin kuması gibidir. Ahiret işin sonu demektir. Ahiretten korkmak bir denge hali değildir. Ahireti sevmelidir. Dünya cennete girmey...

AHİRETİ SEVMEK

Ahireti sevmek peygamber gibi "Dünya müminin zindanıdır" demektir. Mevlana gibi ölümü şeb-i aruz düğün gecesi görmekle mümkündür. Necip Fazıl olup "Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber... Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?" diyebilmektir. Aşık Yunus gibi Sufilere sohbet gerek Ahilere ahret gerek ...

BAŞAK DOLUNAYI

24 Şubat saat 15.30'da bir dolunay yaşıyacağız ve etkileri görülmeye başlandı. 20 gündür Güneş zamanında kendini görmeye zorlandı insan. Gördüklerini tanımlaması istendi. Nur esması eksikliğinde Güneş'in aydınlattığı alanlarımızda, tanımlamalarımız Hakim esması eksikliği ile de hikmetli ve isabetli olmadı tabii ki. Dolayısı ile insan nefsi üzerinde kayyumiyetini sağlayamadı ve hay...

DAĞLARA AŞK

Dağlar diye, dağlar kadar bir aşk var. Dağlarını özlediğim kadar seni özleyip, o aşkı sana duysaydım, Musa'nın dağı Tur-i Sina da ki dağ gibi un ufak olur muydum? Allah'tan en çok korkan un ufak olan dağ.... Yine emaneti kabul etmeyen sen... Ah o dünyanın direkleri dağlar. Alemin direklerini bilir misiniz? Peygamberin tefekküre çekildiği Nur Dağı ne mutlu sana. Kainatın efendisi huzura sende &cce...

İMANINIZ AŞK OLSUN...

Eman kökünden gelen iman, güven duygusu içinde tasdik etmek, inanmak demektir. Bu inanca sahip kişiye mümin denir. Eman dairesine girmek 6 iman esasını tasdik etmektir. Allah Teâlâ alemi 6 günde yaratmıştır ve tam mükemmel hale getirmiştir. Bu bakımdan 6 sayısının hükmü bir tamamlanmayı veya mükemmel hale gelmeyi gösterir. Alemde böyle iken insanda da imanın müke...

KADINI SEVMEK

İbn'ül Arabi yolun başlarında kadınlarla münasebete hoş bakmadığı için evlenmemiştir. “Bana dünyadan üç şey sevdirildi: Kadın, güzel koku ve namaz ise gözümün nuru kılındı” hadisinin hakikatine vakıf olunca kadınlara bakışı değişmiş ve evlenmiştir. Evliyaların çoğuda bu hadisin hakikati gereği kadını sever ve evlenirler. Allah Adem'i kendi suretinde yaratmış ve...

GÜNEŞ, AY VE YILDIZLARIN İNSANDAKİ KARŞILIKLARI

İbn'ül Arabi'ye göre kâinatta her bir nesnenin sembolik olarak insanda da bir karşılığı vardır. İnsan küçük alem, alem büyük Adem'dir, öyleyse alemde ne varsa insanda da bir karşılığı olmalıdır. Marifet ehli, kâinata ibret nazarı ile bakan arif insana dair hakikatleri müşahade eder. İnsan alemin küçük bir nüshasıdır. Sembollerin hikmete, hakikate, ihsa...

ÇEKİM YASASI

Aklını, hayalini, düşünceni, gayretini butün organlarını toplayıp bir yere odaklanmaya himmetini toplamak denir. Alemle aramızda burdan bir bağ kurarız. Meylettiğiniz bu yerden bize cevaplar gelmeye başlar. İşte buna ” çekim yasası “denir. Peygamber Efendimiz(sav):”Ya Ali duana hayalini de kat ” demiştir. M. İbni Arabi Hz’leri de:”Hayal tasarruf sahibidir” der. Kendilik Bilinci...

KARDEŞ ÜÇTÜR

Ahiret kardeşi: Onda ancak diyanet ararsın. Dünya kardeşi: Onda ancak iyi huy ararsın. Ünsiyet kardeşi: Onda ancak zarardan kurtulmak ararsın. Marifetname   ARKADAŞ Eğer sen konuşma ve ilim öğrenmede ortağın, din ve dünya işlerinde refik’in olmak için bir şefkatli arkadaş istersen, beş hasleti gözetmen gerekir: haslet akıldır, haslet güzel huydur, haslet sa...

GÜNEŞ VE KAHIR

Arapça ‘khr’ kökünden gelen kahr; “gücü yetme, yenme, zorla yaptırma” sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ‘kahara’  “yendi, ezdi, zorla egemen oldu” fiilinin masdarıdır. Kahr; “yenilmeyen yegâne kudret ve tasarruf sahibi” demektir. Dilciler ve âlimlerin hemen h...

İSİMLERİN CENNETİ

Halk ediliş gereği ve zuhur yerlerinden dolayı, 49 hakikat büyük alemde, 49 hakikat küçük alemde olmak üzere 98 hakikat vardır. Ve insan büyük alemin özü olduğundan, bu hakikatlerin hepsini kendinde toplar. Hatta büyük alemde olmayan ilahi bir sır daha vardır insanda. Ve bu ilahi sırrrın tesiriyle göklerde ve yerlerde olan şeylerin üzerinde tasarruf edici olmasıdır. Casiye su...

İLAHİ KORUMA VE BÜYÜK İNAYET

Ayette “Ey kitap ehli! Dinimizde aşırılığa gitmeyin” buyurulur. Aşırılığa gitmek, mertebeye ilave yapmak veya onu eksiltmektir. Akıllıyı akılsızdan ayrıştıran özellik, her hak sahibine hakkını vermek ve her şeye yaratılışını vermektir. Bunu bilmeyen, Hakk’ı bilmeyen kişi demektir. Hakları bildiği halde bildiği ile amel etmeyen, akılsızdır. Bu makam sahibinin aklının tam ve bilgisinin kamil olması gerekir. İlahi koruma...

TENZİH VE TEŞBİH

Akıldan öte yol bulamayan tenzih eder. Tenzih aklın işidir. Akıl varlığı bu yolla algılar. Akıl,varlığa dışarıdan bakar. Ölçer biçer, kıyas eder fakat hemhal olamaz, empati kuramaz, hissedemez. Hissetme, sezme, hayal etme, farz etme aklın işi değildir. Onun işi Allah’ın mahiyeti ile ilgilidir. Ve o daima olumsuzlama yöntemi ile çalışır. Ancak insan sadece akıldan ibaret değildir. Teşbih de benzetme dem...

ZEVKİ İLİM

ZEVKÎ ilim’den maksat ise, şer’i ilimlerle amel etme neticeleri olan  sırrlardır. Bu da Allah’ın senin kalbine ilkâ ettiği ilâhi bir nurdur. Sen,  bu nûr vasıtasıyla mevcûd mânâların hakikâtlarına, Hakk’ın  kullarında gizlediği sırrlara ve nesnelerdeki yaratılış hikmetlerine  vakıf olursun. Bu ilme; “İLM-İ HÂL” derler. Zira kul, Esm&a...

Merak

Merak Merak özü itibariyle övülmeye değer bir özelliktir ve sahibi için de büyük bir hayırdır. İhtiyaç kapsamında olmayan ve herhangi bir gereksinime dayanmayan gerçek merak sadece insanda bulunur. Ve her insana özel şey gibi, o da yerine göre övülür ya da kınanır. Ancak onun kınanması arızi, yani geçici ve kendisine ek bir durumdur, ve merak edilen konuda ...

Din Ve Psikoloji

Psikoloji, düşünceyi, davranışı ve zihni inceleyen bir bilimdir. Din de zaten davranış demektir. Din güzel ahlaktır. İnsanın psikolojisi nefsi ile alakalıdır. Din ile psikolojinin pek çok ortak yönleri vardır.   Abraham Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde en üstteki dilim insanın kendisini gerçekleştirme arzusudur. Bugün modern hayat tarzından dolayı insanın yaşadığı bunalım...

Soru/Nun BEN Yanını Görmek

Hep duyarız insanlarla yaşadığınız problemlemlerde, muhatabınızı değiştirmek yerine kendinizi değiştirin derler. Ama bunun nasıl yapılacağına dair bir bilgi vermezler. Başkaları ile uğraşmak yâ da sebepleri suçlayıp takılı kalmak nefse daha hoş gelir. Nefsin savunmasıdır. Biz kendilik bilinci çalışmalarında gördük ki zaman zaman bazı kodlarla aramızdaki sorunlar iyice görünür ve can yakıcı oluyor. ...

Selamlaşma

Selamun aleyküm, değerli Kendilik Bilinci üyeleri kıymetli arkadaşlarim… Gonul birlikteliği ile inancımızda güç alarak yapmaya çalıştığımız kendilik Bilinci eğitimlerinde sizlerle birlikte olmaktan onur ve gurur duyuyorum. Bilindigi üzere, amacımız, yaşam dünyamızın daraldığı zamanın hızlandığı bu devirde olaylara farklı bir bakış açısı ile yaklaşarak kendimizi tanimlamaya sorunları g&oum...

ALLAH'I ANLAMAK

İnsanlar ''tenzih ve teşbih'' arasındaki dengeyi “iki gözle” yani ''akıl ve hayal'' ile görerek sağlayabilirler. Allah’ı, âlemi ve kendimizi iki gözle göremezsek, eşyayı olduğu gibi (bizâtihi) göremeyiz. Böyle bir görüntünün mahalli kalptir. Kalbin her an çarpması, bir gözden diğer göze olan daimî ge&cce...

ALEMİN VE ADEMİN SIRLI KİMYASI

Kimyanın bilinen manasının dışında bir manası daha vardır: Noksan sayılan madenleri, kamil tedbirlerin kuvvetiyle, noksan mertebelerden kemal derecesine ulaştırma ilmidir. Simya ve iksirler, elementler, madenler bu ilmin konusudur. Hz. Mevlana " kimya ve simya ve rimya denilen garip ve gizli ilimler ancak evliyanın zatına mahsustur" buyurur. Çünkü ehlinin elinde bakırın elektronlarını tebdil ederek altına dön&uu...